İsrail 13 Nisan sabaha karşı Gazze’deki El-Ehli Baptist Hastanesi’ne hava saldırısı düzenledi. AA
CNN International’ın derlemesine göre, İsrail Savunma Kuvvetleri ateşkesi bozduğu 18 Mart’tan bu yana Gazze’nin büyük bir bölümünü, güneydeki Refah’ın tamamı da dahil olmak üzere, kapsayan 20 tahliye emri yayınladı.
YAŞANAMAZ VE GİRİLEMEZ HALDE
Birleşmiş Milletler’e göre, son üç haftada yaklaşık 400 bin kişi yerinden edilmek zorunda kaldı; İsrail ordusu Hamas’a baskıyı artırarak rehin tuttuğu İsraillileri serbest bırakmaya zorlamak için operasyonlarını yoğunlaştırıyor. Bu süreçte Gazze’nin büyük bir kısmı yaşanamaz veya girilemez hale geldi.
Cuma günü, Gazze Şehri’nin sokakları, merkezi ve kuzey Gazze’den kaçan sivillerle dolup taştı; yanlarına alabildikleri eşyaları alarak göç ediyorlardı. Yerinden edilen Rıdvan isimli Filistinli, yüzlerce insanın Şeyh Radwan mahallesine girdiğini görerek burayı ‘tamamen çadırlar ve yerinden edilmiş ailelerle dolu’ diye tanımladı.
CNN International haberinde “Yolun her iki tarafında da çadırlar ve insanlar var; yürek parçalayıcı koşullardalar. Buldozerler, bombalanmış evlerin molozlarını temizleyerek daha fazla çadır için yer açıyor” ifadelerini kullandı.
Gazze’de yemek kuyruğunda bekleyen çocuklar. Fotoğraf: AFP
‘ÇEKTİĞİMİZ ACIYI TARİF EDEMEM’
Gazze Şehri’nden Hatem Abdulsalam ise CNN’e şunları söyledi:
Alıntı Metni
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) Cuma günü yaptığı açıklamada, Gazze’nin üçte ikisinden fazlasının artık aktif tahliye emri altında ya da “girilmez” bölge olarak belirlendiğini, bunun da insani yardım ekiplerinin hareketlerini İsrail yetkilileriyle koordine etmesi gerektiği anlamına geldiğini bildirdi.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz tarafından ortaya konan İsrail stratejisi, Gazze’nin büyük bir kısmını boşaltmak ve geride kalan herkesi savaşçı olarak görmek üzerine kurulu. İsrailli yetkililer, Hamas’a baskıyı artırarak kalan rehinelerin serbest bırakılması için taviz vermeye zorlamaktan bahsediyor.
‘GAZZE’Yİ PARÇALARA AYIRIYORUZ’
Katz, geçen hafta Gazze’ye yaptığı ziyarette, “Birçok alan ele geçiriliyor ve İsrail Devleti’nin güvenlik bölgelerine ekleniyor; bu da Gazze’yi daha küçük ve daha izole hale getiriyor,” dedi.
Katz, “Gazze’yi parçalara ayırıyoruz, daha önce hiç operasyon yapmadığımız Morag güzergahı gibi yerlerde bile,” diye konuştu.
NOT: Morag Koridoru, bir zamanlar Han Yunus ile Refah arasında yer alan ve artık dağıtılmış durumda olan Yahudi yerleşimi Morag’a atıfta bulunuyor. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) Cuma günü yaptığı açıklamada, bu koridorun işgaliyle birlikte “Refah’ın kuşatmasının tamamlandığını” yönünde bir duyuru yaptı.
Konuya aşina bir kaynak CNN’e, İsrail’in Gazze’nin önemli bir bölümünü “belirsiz” bir süre boyunca elinde tutmayı planladığını söyledi.
Yine de 18 aylık savaşın ardından İsrail hala zorlu bir düşmanla karşı karşıya.
Geçen yıl ağustos ayında İsrail işgal ordusu, Mısır-Gazze sınırındaki Philadelphia Koridoru’nu işgal ettiğinde Hamas’ın Refah Tugayı’nın yenildiğini ilan etmişti. Ancak bu hafta başında yeni Genelkurmay Başkanı Korgeneral Eyal Zamir, Gazze’deki İsrail askerlerine “Hamas’ın Refah Tugayı’nı yenmenizi ve görev yaptığınız her yerde zafer kazanmanızı bekliyorum” dedi.
İSRAİL STRATEJİSİNİNİN AMACI
CNN’ın haberine göre “İsrail’in stratejisinin başka bir amacı daha olabilir: Uygun barınaktan yoksun daracık bir alana tıkılan Gazzeliler için hayatı katlanılmaz hale getirmek ve onları çıkış yoluna yönlendirmek.”
Katz, “ABD Başkanı’nın vizyonuna uygun olarak, Gazze sakinlerinin gönüllü göçü planını ilerletmek için çalışıyoruz,” diyerek Donald Trump’ın Filistinlilerin Gazze dışına taşınmasını ve bölgenin yeniden yapılandırılmasını öngören tartışmalı planına atıfta bulundu.
NETANYAHU: GİTMEKTE ÖZGÜRLER
Geçen Pazartesi günü Beyaz Saray’da konuşan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrai’’in “Gazze halkının diledikleri yere gitme özgürlüğünü sağladığını” söyledi.
Netanyahu, Trump’ın “ileri sürdüğü cesur bir vizyon vardı; biz de bunu ve Filistinlileri kabul etmeye istekli ülkeleri konuştuk,” dedi. Ancak Trump, en azından kamuoyu önünde, bu vizyonu uygulamaya koymaya pek hevesli görünmedi.
Siviller için son 18 ayın dinmeyen acıları artık daha da şiddetlendi, özellikle de altı haftadır Gazze’ye hiçbir yardım girmediği için. Birleşmiş Milletler, yerinden edilmiş insanların bulunduğu bölgelerde depolama ve dağıtım noktalarının bulunduğunu söylüyor.
OCHA Cuma günü, “Aşırı kalabalık barınaklar berbat durumda, hizmet sağlayıcılar faaliyet göstermekte zorlanıyor ve kaynaklar tükeniyor,” dedi. Ajans, “Her şey kritik düzeyde azalmış durumda: Fırınlar kapandı, hayat kurtarıcı ilaçlar tükendi ve su üretimi büyük ölçüde azaldı,” diye ekledi. Ayrıca, İsrail yetkililerinin kalan yardımların dağıtılmasını sıklıkla engellediğini de belirtti.
TEMEL GIDALAR VE İLAÇLAR TÜKENİYOR
Gazze Sağlık Bakanlığı, temel ilaçların yüzde 37’sinin ve kanser ilaçlarının yüzde 50’sinden fazlasının tamamen tükendiğini söylüyor.
Birleşmiş Milletler ve birçok sivil toplum kuruluşu ile CNN’e konuşan Gazzeliler, açlığın yayıldığını belirtiyor. İsrail, Mart ayında, Ocak’tan bu yana süren ateşkes anlaşmasının uzatılması için Hamas’a baskı yapmak amacıyla ablukayı başlatmıştı. Ancak yeni bir ateşkese dair herhangi bir işaret yok.
İlginizi Çekebilir
CNN, yollara dökülen on binlerce insan arasından yalnızca birkaçıyla konuşabildi. Bu insanlar yorgun, yönlerini şaşırmış durumda; tahliye emirlerine mi uysunlar, yoksa yerlerinde mi kalsınlar bilmiyorlar.
Merkez Gazze’deki Şucaiyye’den 30 yaşındaki Faisal Jamal Faisal, çok az eşyayla Gazze Şehri’ne ulaştı. Üzerlerinden insansız hava araçları geçerken konuşan Faisal, bir tahliye emrine rağmen evde kalmaya devam ettiğini söyledi. Ancak komşu binaları vurulmuş, birçok kişi hayatını kaybetmişti; bir başka tahliye emri daha geldi. Bunun üzerine ayrılmıştı.
Sekiz kişilik ailesiyle, beşi çocuk, etrafına bakarak şöyle dedi: “Nereye gittiğimizi bilmiyoruz, ayaklarımız bizi nereye götürürse… Her şeyi ardımızda bıraktık.”
Çocuklarını göstererek, “Hayattan ne gördüler ki? Ne eğitim, ne oyun, ne de çocukluklarını” diye ekledi.
18 MART’TAN BERİ 224 SALDIRI
BM İnsan Hakları Ofisi, 18 Mart’tan bu yana geçen üç haftalık sürede, “iç göçmenlere ait çadırlar ve konutlara yönelik yaklaşık 224 İsrail saldırısı” gerçekleştiğini ve bu saldırıların barınma imkanlarını azalttığını belirtti.
Ofis, “BM İnsan Hakları Ofisi’nin bilgi doğrulayabildiği 36 saldırıda, şu ana kadar sadece kadınlar ve çocuklar hayatını kaybetti,” dedi. CNN, bu iddialara yanıt almak için İsrail ordusuyla iletişime geçti.
İsrail, saldırılarının hassas hedeflere yönelik olduğunu ve sivil halkı yaklaşan askeri operasyonlar konusunda önceden uyardıklarını söylüyor.
Ancak bu, glokom ve diyabet hastası 71 yaşındaki Ebu Muhammed için pek de teselli değil. Şu anda Gazze Şehri’nde ve gidecek hiçbir yeri yok.
Gözle görülür şekilde yorgun ve yürümekte zorlanan Ebu Muhammed, Cuma günü CNN’e şöyle dedi: “Belki de bu yirminci kez yerimizden edilişimiz. Hayatın bir anlamı ya da geleceği yok artık. Geçmiş bile elimizden alındı.”
EL-EHLİ BAPTİST HASTANESİNE SALDIRI
İsrail ordusu,GazzeŞeridi’ndeki El-Ehli BaptistHastanesi’ne hava saldırısı düzenledi. Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, İsrail ordusuGazzekentinin merkezindeki El-Ehli BaptistHastanesi’ni hedef aldı.
İsrail’in hava saldırısında El-Ehli BaptistHastanesi’nin kabul ve acil servis binası, 2 füzeyle hedef alınarak tamamen yıkıldı.
Söz konusu hava saldırısında El-Ehli BaptistHastanesi’ndeki cerrahi operasyon binası ve yoğun bakım hastaları için kurulan tıbbi oksijen üretim istasyonu da vuruldu.
Hamas: El-Ehli Baptist Hastanesi’ne hava saldırısı savaş suçudur
Gazze Temas Grubundan Antalya bildirisi: Derhal ve kalıcı ateşkes çağrısı