Betül Topaklı / Milliyet.com.tr –Arın Kıraç, 2006 yılında doğdu. Annesi emekli, babası ticaretle uğraşıyordu. Bir abisi olan Arın, ailesinin teşvikiyle çocukluğu spor ilgilenerek geçti. Üniversite birinci sınıfta okuyan, sigara kullanmayan ve düzenli spor olarak yapan Arın’ın hayatında her şey yolunda gidiyordu. Ta ki bir sabah göğsünde beliren çok şiddetli ağrıya kadar. Çünkü söz konusu bu ağrı onu uykusundan uyandırmakla kalmayacak, ölüm korkusunu birebir yaşamasına neden olacaktı. Arın, o anları şöyle anlatıyor:
Alıntı Metni
‘KALP GRİBİNİ İLK DEFA DUYDUM’
Arın, hastalığını duyunca çok şaşırdı. Çünkü ilk defa böyle bir hastalığın varlığından haberdar olmuştu. Hastaneden çıktıktan sonra 3 ay boyunca dinlenen Arın, bu süreçte egzersizlerine ara verdi, beslenmesine dikkat etti ve uzun bir zaman markete gidip gelmek dışında dışarı çıkmayarak istirahat etti. 4-5 aylık bir süre ilaç kullanımından sonra da sağlığına tamamen kavuştu.
‘ÇEVREMDEKİLER HASTALIĞAMA ÇOK ŞAŞIRDI’
Çevresindekilere hastalığının kalp gribi olduğunu söylediğinde çok şaşırdıklarını söyleyen genç adam, “İnsanlar bana ‘Kalp gribi de ne?’ diye sordu. Prof. Dr. Adnan Kaya, bana anlatmıştı, ben de bana soranlara anlattım. Normalde haftada 3-4 defa halı saha maçına giden biriydim. Bu hastalık sonrasında fazla efor sarfedilen bir spor olduğu için bırakmak zorunda kaldım. Doktorum, “Bu hastalık sana yine gelecek, geldiğinde panikleme. Yine bize gel, gereken tetkikleri yapacağız” dedi.
Alıntı Metni
SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONU SONRASI GÖRÜLÜYOR
Solunum yolu enfeksiyonunu atlatanların kalp gribine yakalanabildiklerini söyleyen Prof. Dr. Adnan Kaya, “Viral enfeksiyon sonrasında vücut virüsle savaşırken bağışıklık sistemi aşırı tepki verir ve kalp kasına zarar verebilir. Bu süreç bazen hafif belirtilerle geçerken, bazı durumlarda kalp ritmini bozacak kadar ciddi olabilir. Boğaz ağrısı, halsizlik, nefes darlığı ve kırıklık gibi genel belirtilerle üst solunum yolu rahatsızlığı geçirenler, bir süre sonra kalp batması, göğüs ağrısı ve çarpıntı gibi belirtilerle hastaneye başvurabiliyor. Bu vakaların çoğuna son yıllarda sıklıkla rastlanan kalp gribi tanısı konuyor. Kalp gribi, üst solunum yolu enfeksiyonları sonrası gelişen kalp kası enflamasyonudur” dedi.
Alıntı Metni
‘KALP KRİZİYLE AYNI ŞEKİLDE SEYREDİYOR’
Genç ölümlerin büyük bir kısmının kalp krizi olduğu düşünülüyor. Ancak bunların bir kısmının da kalp gribine bağlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Adnan Kaya, “Özellikle genç yaşta, altta yatan bilinen bir kalp hastalığı olmadan gerçekleşen ani ölümlerin bir kısmı ‘kalp gribi’ yani miyokardit nedeniyle olabilir. Miyokardit, kalp kasının iltihaplanmasıdır ve ani kalp durmasına yol açabilir. Bu tablo bazen ani ölümle sonuçlanabilir ve dışarıdan bakıldığında kalp kriziyle aynı şekilde (göğüs ağrısı, ölüm) seyrettiği için otopsi yapılmazsa fark edilmez. Özellikle genç sporcularda aniden yere yığılma gibi durumların bir kısmı viral enfeksiyon sonrası gelişen kalp gribi ilişkilidir” bilgilerini paylaştı.
Prof. Dr. Adnan Kaya ve Arın Kıraç
DAHA ÇOK ERKEKLERİ Mİ ETKİLİYOR?
Dünya çapında yapılan çalışmalara göre, miyokardit yılda yaklaşık 100 bin kişide 1 kişiye etki ediyor. Peki, bu hastalık daha çok erkekleri mi etkiliyor? Prof. Dr. Adnan Kaya, bu sorumuza, “Miyokardit insidansında, Kovid-19 pandemisi sonrası bazı bölgelerde artış gözlemlenmiştir. Özellikle, mRNA tabanlı Kovid-19 aşılarının uygulandığı genç yaş gruplarında, özellikle erkeklerde aşı sonrası miyokardit vakalarının arttığına dair bazı veriler bulunuyor. Bununla birlikte bu artış genellikle aşı sonrası kısa süreli ve tedavi edilebilir vakalarla sınırlıdır” diye cevapladı.
‘İSTİRAHAT VE DESTEK TEDAVİSİ ÖNERİYORUZ’
Hastalığın çoğunlukla viral enfeksiyonlar nedeniyle ortaya çıkması dolayısıyla enfeksiyonlardan korunmanın, bağışıklık sistemini güçlendirmenin ve genel sağlık önlemleri almanın oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Adnan Kaya, sözlerine şöyle noktaladı: “Kalp gribinde istirahat ve destek tedavisi önerilir. Bununla birlikte bazı hastalarda hastanede takip ve tedavi süreci gerekmektedir.”